dictionnaire Polonais - Turc

buty en tailleur:

O suda küçük bir bot ile denize açılıyor.

Bir çift ayakkabı aldım.

Pembe ayakkabılarımı çok seviyorum.

Ayakkabı cilasını kullanabilir miyim?

Eğer ayakkabı uyarsa....

Şu ayakkabılar tırmanma için işe yaramaz.

Bu ayakkabılar çok pahalı.

Ayakkabılar nerede?

Ayakkabılar, deriye benzeyen yumuşak bir malzemeden yapıldı.

Ayakkabılar bu beyaz etekle uyuşuyor.

Giydiğin ayakkabılar oldukça pahalı görünüyorlar.

Şu ayakkabılar için ödeme yaptınız mı?

O koyu kahverengi ayakkabılar giyiyordu.

O kendini daha uzun göstermek için yüksek topuklu ayakkabılar giyiyor.